ÖĞRETMEN’E
"hiçbir şey öğretilemez,
her şey öğrenilir..."
Bana sessiz çığlık atmasını öğret,
Gülerken ağlamasını,
Geceleri durup dururken uyumanın çaresizliğini,
Sabah uyuyup dururken uyanmanın gizini
Öğretmenim bana
İşime değil, iç’ime yarayacak şeyler öğret
Örneğin bir şiirle sevişmeyi,
Temmuz güneşinde üşümeyi öğret
Kasr-ı Şirin anlaşmasını değil,
İki ruhun kaynaşmasını öğret.
Göllerimizdeki tatlı su kaynaklarını değil,
Gözlerimizdeki tuzlu suyun değerini anlat.
Servet-i Fünun’u bırak,
İlk aşkın Füsun’unu anlat.
Neden çoğu insanın
İki bacak arasını
İki omuz arasına tercih ettiğini izah et.
Dinleri, peygamberleri kısa yoldan
Kendime giden yolu ise uzun uzun tarif et.
Ya da öğretmenim, boş ver
Ben vazgeçtim
Bassınlar teneffüs ziline
Tüm bunları yazarken
Kendi araladığım kapıdan geçtim bile...
Erkan Aktaş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder